Edgar Allan Poe’nun Korku Ritüelleri: Karanlıkta Yazılan Kabuslar
GÜVEN ALBAYRAK - İSTANBUL,
Korku edebiyatının ustası Edgar Allan Poe’nun, tekinsiz atmosferler yaratmak için karanlık odalarda yazdığı söylenir. Peki, karanlık gerçekten korkunun ilhamı olabilir mi?
Edgar Allan Poe… Adı bile gotik edebiyatın derin, ürpertici dünyasını hatırlatıyor. 19. yüzyılın en sıra dışı yazarlarından biri olan Poe’nun, korkunun içine işleyen eserlerini yazarken özel ritüelleri olduğu söylenir. Onun karanlık odalarda, yalnızlık içinde, mum ışığında kaleme aldığı hikâyeleri, belki de bu ritüeller sayesinde bugün bile okurları derinden sarsıyor.
Rivayet odur ki Poe, gündüzleri ışık alan hiçbir ortamda yazmazdı. Ruhunu besleyen ve zihninde dehşet sahnelerini canlandırmasına yardımcı olan şey, zifiri karanlıktı. Perdeleri sıkıca kapatılmış odasında, sadece titrek bir mum ışığının aydınlattığı masasında oturur, kalemini kâğıt üzerinde gezdirirdi. “Kuzgun”, “Usher Evi’nin Çöküşü” ve “Kuyu ve Sarkaç” gibi unutulmaz öyküleri belki de bu tekinsiz atmosferde doğdu.
Korkunun ruhsal bir deneyim olduğu fikrini savunan Poe, insan zihninin en derin korkularını ortaya çıkarmak için kendini de bu korkuların içine bırakıyordu. Karamsarlık ve paranoyanın hüküm sürdüğü hikâyelerinde, ölüm, delilik ve bilinmezliğin yankıları duyulur. Günümüzde psikologlar, ortamın bir yazarın zihinsel durumunu ve yaratıcı sürecini büyük ölçüde etkileyebileceğini belirtiyor. Belki de Poe, bilinçli ya da bilinçsizce, karanlığı sadece bir atmosfer unsuru değil, bir ilham kaynağı olarak kullanıyordu.
Onun yöntemlerini benimseyen bazı yazarlar, tamamen sessiz ve loş ortamlarda yazmanın yaratıcı süreci hızlandırdığına inanıyor. Korku edebiyatında psikolojik gerilimi ustaca işleyen Stephen King bile, Poe’nun karanlık ritüellerinin büyüleyici olduğunu söylüyor. Peki, bu yöntem gerçekten işe yarıyor mu? Eğer bir gün zihninizi serbest bırakıp, kendi korkularınızla yüzleşerek yazmayı denemek isterseniz, odanızın ışıklarını kapatmayı unutmayın.
Benzer Haberler
Bir Yazar Gitti, Bir Hikâye Kaldı: Leyla Karataş’a Veda
DİDİM 20. ŞİİR VE MÜZİK ŞÖLENİ 12-13-14-15 HAZİRAN TARİHLERİNDE YAPILACAK...
SEMİRAMİS ÖNER’İN İSTANBUL METROHAN’DAKİ SERGİSİ BÜYÜK İLGİ GÖRÜYOR
AYDIN'LI YAZAR OĞUZ BATIN'IN 'BENZERİ' ADLI ROMANI YAYINLANDI.
CEMAL SAFİ - GİT
FİNCAN
FEYZA EREN'DEN AKDENİZ'E LİRİK BİR GÜZELLEME!
HZ. İSA’NIN TÜRKİYE’DEKİ TACININ AMSTERDAM’A GETİRİLİŞİ VE MEHMET TÜTÜNCÜ’NÜN KİTABI HOLLANDA HRİSTİYAN ALEMİNİ MUTLU ETTİ.